Devletin elektriğe, doğalgaza verdiği destek, sol cebimiz yerinesağ cebimizden enerjiye daha fazla para ödenmesi demek!

Enerji Bakanı Bayraktar: “Doğal gaz ve elektrikte geçen yıl verilen toplam destek tutarı yaklaşık 282 milyar lira.  Biz imkan, kabiliyetler, hazinenin durumu çerçevesinde vatandaşlarımızı desteklemeye devam edeceğiz. Şu anda doğal gaza herhangi bir zam gözükmüyor. Türkiye’de doğal gaz ve elektrikte o kadar büyük bir destek sağlıyoruz ki Avrupa’da elektrikte ve doğal gazda en ucuz 2. ülkeyiz” diye konuştu.

Bu durum ilk bakışta vatandaşın lehine gibi gözükse de aslında milletimizin aleyhine. Çünkü enerjide göbekten dışarı bağımlıyız. Yani ülkemizdeki enerji genelde %70 ithal ve normalde ucuz değil, ancak sübvansiyonlar için daha fazla para basılıyor ve buda enflasyonu azdırıyor. Biz ise pahalılıkla ve daha fazla vergi ile bedelini ödüyoruz!

Bu destek sistemi hem devletin hem de vatandaşın zararına. Çünkü vatandaş ve şirketler düşük enerji tarifelerinden dolayı enerjiyi ucuz zannedip çatılarda güneş santrali vb. kurmuyor, gerekli yatırım olmuyor, parasını faize yatırıyor. Faizde merhum Erbakan’ın ifadesi ile Siyonist vergisi, yani Siyonistler ve dostları kazanıyor, vatandaş ve devlet kaybediyor!
Dünya, geleceğin enerjisi tartışmasız yenilenebilir enerji demesine rağmen, bizdekiler neyi bekliyor!
Avrupa Birliği’nde 2022 yılı sonu güneş kurulu gücünün %66’sı çatılardadır! Bizdeki çatıdaki oran ise sadece %10 civarı! Yani bizde çatıda Güneş Santralleri Kurulması çoğunlukla engelleniyor desek, kesinlikle abartı olmaz!
Örneğin 2023’de Almanya’da bir milyondan fazla yeni güneş elektrik enerjisi kurulumu oldu! Bizde bin adet dahi kurulmadı!
İlgili ve yetkili bazıları yalan-yanlış bilgilerle, boş gururla yenilenebilir enerjide çok iyiyiz diye övünedursun,
bizdeki mevzuat ve üreticiye ödeme tarifeleri GÜNEŞ elektriğini yasaklar nitelikte, Mesken ve kobi çatısına santral kurulması çok aşırı engelliyor! Enerjide verimli çatı güneş sistemleri dünyada milyonlara yayılıyor, bizde maalesef yerinde sayıyor denecek kadar az!
ABD, İngiltere vb. yerde yatırımcı ve para aramak yerine, halkımıza güvenirsek kısa vadede onlarca milyar, orta vadede ise yüzlerce milyar dolar AB, ABD vb. gelişmiş ülkelerdeki gibi yatırıma dönüşür. Bu aynı zamanda Enflasyona çözüm için kaçırılmaması gereken fırsat sunuyor. Yüksek faizle ve büyük tavizlerle dışarıda yabancı yatımcı aramaktan çok daha iyi, kesin ve kalıcı çözümdür. Çözümü üretimde değil de, FAİZ’de, sıcak rantçı yabancı parada arayan zihniyet ne bu dünyada kazanır ne de ahirette!
İthal enerjimizdeki en büyük pay sahipleri Rusya, ABD vb. ile ortak çalışan ülkemizdeki enerji baronları bizi namerde, faiz lobilerine, emperyalistlere muhtaç ediyorlar!
Enerjide fosil ve nükleer ağırlıklı politikalarla hem sağlığımıza hem de ekonomimize zarar vermeye artırarak maalesef devam ediyoruz! “Nükleer elektrik bu kadar pahalı ve riskli ise, diğer ülkeler Almanya gibi neden tümden kapatmıyor” diyor bazıları. Çünkü bazı ülkelerde güneşi ve rüzgarı dengeleyecek yeterli HES vb. kurulu baz gücü ile potansiyelleri olmadığından ve bazı özel şartlarından dolayı mecburlar. Bizde ise HES oranı ortalama %25 çok iyi, yani yeni ithal pahalı nükleer santrallere böyle bir mecburiyetimizde, ihtiyacımız da yok!
Örneğin, İngiltere ve Güney Kore’de HES oranları %1 civarı, belli oranda şimdilik nükleere mecburlar.
Fakat İngiltere, nükleeri daha da artırmak istediğini söylüyor, ancak gerçek niyeti, Türkiye gibi etkisi altındaki dış ülkelere nükleer satarak kendilerine onlarca yıl bağımlı yapma ve sömürme amacı gütmektedir! Çünkü nükleeri çok azalttı, yenilenebiliri ise çok artırdı, artırmaya hızla devam ediyor. Velev ki artırsa dahi bize örnek olamaz.
Yalan yanlış bilgilerle Nükleerci lobilerin örnek gösterdiği Güney Kore’de dahi atom enerji oranı %50’lerden %25 civarına düştü! Güneşi müthiş artıran Güney Kore, güneşte ancak bize örnek olabilir. Nükleerde İsveç’i örnek gösterenler, bu ülke nükleerde değil, ancak temiz ve ekonomik HES’de ülkemize örnek olabilir, çünkü nükleeri oransal çok azalttı!

Almanya yenilenebilir enerji potansiyeli çok zayıf olduğu halde tüm nükleer santralleri kapattı ve yenilenebilir enerjide müthiş ivmesi var. Almanya cari fazlalıkta çok rekor kırarken, biz cari açıkta çok rekor kırıp, maalesef ithal enerji yüzünden hep pahalılığı artırıyoruz! Nükleer yakıt uranyum kralı Avustralya’da bir tane dahi nükleer santral yok. Nükleerde ve fosilde kraldan çok kralcı olmak kaybettirir ve enerjide bize çok kaybettirdi de! Türkiye bu enerji politikalarıyla çok daha fazlasını kaybeder, eğer böyle devem ederse!
ABD, Fransa ve İngiltere, Nükleerden tamamen çıkan Almanya’dan sonra en fazla ATOM reaktörü kapatanlar arasında! Nükleeri artıracağız diyen bu ülkeler yaptıkları ile de çelişiyorlar!
Temiz enerji lafla olmadı, olmaz! Enerjide söylenenler ve yapılanlar genelde çelişiyor!

Örnekler:
Avrupa’da, son 30 senede birincil enerjide fosil yakıt oranının arttığı tek ülke Türkiye oldu!
Nüfusu bizden az ve güneş potansiyeli de çok az olan Almanya dahi 12 yılda kurduğumuz 11.000 MW’tan çok daha fazla güneş santralini, 14.000 MW’tı sadece 2023’de kurdu!
ABD’nin 2030 güneş enerji hedefi 9 katımız!
Avustralya geçen ay kişi başı bizden 21 kat daha fazla güneşten elektrik üretti!
Nükleer ve kömür enerjisinin sıfır olduğu Portekiz yenilenebilir elektrikte geçen ay %100’e yaklaşırken (%86), biz yarısını dahi yakalayamadık!
Dünya, geleceğin enerjisini tartışmasız yenilenebilir enerjide görüyor, bizdekiler neyi bekliyor!