web analytics

Sosyal Medya ve Türk Toplumu: Gerçeklik, Etki ve Milli Çözümler

Yayınlama: 01.04.2024
A+
A-

Bünyamin ERDEMİR:

TVTURK.NET’den Herkese selamlar bu günkü konuğumuz

Türkiye’nin sayılı bilişim uzmanlarından Muhammed BİNİCİ öncelikle hoşgeldiniz Muhammed bey

Muhammed BİNİCİ: Teşekkür ederim sağolun hoş bulduk…

Bünyamin ERDEMİR: İlk sorumla başlamak istiyorum…

Sosyal medyanın Türk toplumundaki gerçekliği, önemi ve rolü nedir ?

Muhammed BİNİCİ:

Sosyal medya, günümüz Türk toplumunun hayatında giderek daha büyük bir yer kaplamaktadır. Her gün milyonlarca insan, haber alma, bilgi paylaşma, iletişim kurma ve politik katılım gibi amaçlarla çeşitli sosyal medya platformlarını kullanmaktadır. Ancak, bu teknolojik gelişmelerin Türk toplumuna etkileri sadece olumlu değildir.

Öncelikle, sosyal medyanın toplumsal etkileşimi artırması ve bilgi akışını hızlandırması önemli bir gelişmedir. İnsanlar artık sadece geleneksel medya araçlarına değil, sosyal medya platformlarına da başvurarak haberleri ve gelişmeleri takip etmektedirler. Bu durum, toplumun farklı kesimleri arasında iletişimi kolaylaştırırken, bilgiye erişimde katılımı artırmaktadır.

Ancak, Türkiye’deki sosyal medya platformlarının uluslararası şirketler tarafından yönetilmesi, yerli ve milli olmamaları, iç dengeleri dış manipülasyonlara açık hale getirmektedir. Özellikle siyasi arenada, yabancı kaynaklı propaganda ve müdahalelerin sosyal medya üzerinden kolayca yapılabildiği bir ortam oluşmuştur. Bu durum, Türk toplumunun siyasi tercihlerini etkileyebilmekte ve iç karışıklıklara zemin hazırlayabilmektedir.

Ayrıca, sosyal medyanın parçadan bütüne, bütünden parçaya doğru işleyen algoritmaları, tüm insanlara ulaşmayı kolaylaştırırken, aynı zamanda kişisel tercihleri şekillendirebilmektedir. Sosyal medya kullanıcıları, platformlarda karşılaştıkları içerikler ve etkileşimler sonucunda kendi düşünce ve davranışlarını şekillendirebilirler. Bu durum, özellikle genç nesiller üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir.

Sosyal medyanın Türk toplumundaki rolü ve önemi giderek artmaktadır. Ancak, bu platformların yönetimindeki uluslararası etkiler ve algoritmaların kişisel tercihleri etkileme potansiyeli, dikkatle ele alınması gereken konulardır. Türkiye’nin sosyal medya alanında yerli ve milli çözümler üretmesi, iç dengeleri koruması ve toplumun sağlıklı bir şekilde bilgiye ulaşmasını sağlaması önemlidir.

Bünyamin ERDEMİR:

Sosyal medyada seçim kampanyası nasıl yapılıyor?

Muhammed BİNİCİ:

Sosyal medya, modern siyasetin vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Seçim kampanyaları, adaylar ve destekçileri tarafından, seçmenlere ulaşmak, onları ikna etmek ve desteklerini sağlamak için yoğun bir şekilde kullanılmaktadır. Ancak Türkiye’de, yerli ve milli sosyal medya platformlarının olmaması, siyasi arenada önemli bir dinamiği etkilemektedir.

Siyasi partiler ve adaylar, seçim kampanyalarında reklamlar, paylaşımlar, videolar, canlı yayınlar, etkileyici kampanyalar ve tartışmalara katılım gibi çeşitli stratejileri kullanarak seçmenlere ulaşmaya çalışırlar. Ancak, Türkiye’de sosyal medya platformlarının uluslararası şirketler tarafından yönetilmesi, iç dengelerin dış müdahalelere açık olmasına neden olmaktadır.

Bu platformlar, istedikleri konuyu ön plana çıkararak veya geri plana iterek, seçmenlerin algısını etkileyebilmekte ve hatta seçim sonuçlarını bile belirleyebilmektedir. Ancak Türkiye’de, etki ve tepki olayları yurt dışındaki gibi olmamaktadır. Bazı durumlarda, seçmenlerin sandık başında milli ve manevi duyguları ağır bastığında, beklenmeyen sonuçlar ortaya çıkabilmektedir.

Bu durum, Türkiye’deki siyasi arenada sosyal medyanın ne kadar önemli bir rol oynadığını ve yerli, milli sosyal medya platformlarının olmamasının nasıl bir dezavantaj olduğunu göstermektedir. Ancak bu durum, Türkiye’nin kendi yerli sosyal medya platformlarını geliştirerek, iç dengeleri koruması ve demokratik süreçlere zarar gelmesini engellemesi gerektiğini de göstermektedir.

Bünyamin ERDEMİR:

Taraflar kamuoyuna ulaşmak ve ikna etmek için hangi yöntemleri kullanıyor? Orada nasıl bir rekabet var?

Muhammed BİNİCİ:

Siyasi taraflar, kamuoyuna ulaşmak ve onları ikna etmek için çeşitli yöntemler kullanır. Bu yöntemleri sıralayacak olursak:

Hedef Kitleye Özgü Mesajlar:
Partiler ve adaylar, seçmenlerin ilgi alanlarına ve endişelerine yönelik özgün mesajlar ve içerikler oluştururlar. Bu mesajlar, seçmenlerin dikkatini çekmeyi ve desteklerini kazanmayı hedefler.

Eleştirel İçerikler:
Siyasi taraflar, rakip partileri ve adayları eleştiren içerikler yayınlayarak destekçilerini motive etmeyi ve karşı görüşte olanları ikna etmeyi amaçlarlar. Eleştirel içerikler, rakiplerle olan rekabeti artırmak ve kendi politikalarını vurgulamak için kullanılır.

Görsel ve İşitsel İçerikler:
Partiler, videolar, infografikler, afişler ve ses kayıtları gibi görsel ve işitsel içerikler üreterek mesajlarını daha etkili bir şekilde iletmeye çalışırlar. Bu tür içerikler, seçmenlerin dikkatini çekmek ve duygusal bağ kurmak için kullanılır.

Canlı Yayınlar ve Etkinlikler: Adaylar ve partiler, mitingler, toplantılar ve canlı yayınlar düzenleyerek doğrudan seçmenlerle etkileşim kurmaya çalışırlar. Bu tür etkinlikler, seçmenlerin adayları daha yakından tanımalarını sağlar ve desteklerini artırmaya yardımcı olur.

Ayrıca Siyasi taraflar, kamuoyuna ulaşmak ve onları ikna etmek için çeşitli yöntemler kullanırken, ideolojik yapılarına göre de farklı hediyeler sunabilirler:


Sağ İdeolojiye Sahip Partiler: Sağ ideolojiye sahip partiler genellikle serbest piyasa ekonomisini ve kişisel manevi ya da milli özgürlükleri vurgularlar. Bu tür partiler, seçmenlere ekonomik faydalar sağlayacak hediyeler sunabilirler. Örneğin, vergi indirimleri, işletmelere teşvikler, memur ve emekliye seyyanen ödemeler, maaş zammı veya ekonomik yardımlar sağlayabilirler. Ayrıca, sağ ideolojiye sahip partiler, güvenlik ve milli savunma gibi konularda güçlü politikaları desteklerler, bu nedenle askeri veya güvenlikle ilgili hediyeler de sunabilirler.

Sol İdeolojiye Sahip Partiler: Sol ideolojiye sahip partiler genellikle sosyal adaleti, eşitlik ve toplumsal refahı vurgularlar. Bu tür partiler, seçmenlere sosyal hizmetler ve refah programları gibi sosyal yardımlar sunabilirler. Örneğin, ücretsiz sağlık hizmetleri, eğitim bursları, tatiller veya sosyal yardım paketleri gibi hediyeler sunabilirler. Ayrıca, çevre koruma ve sürdürülebilirlik gibi konularda da destekleyici politikaları vardır, bu nedenle çevre dostu ürünler veya yeşil enerji teşvikleri gibi hediyeler sunabilirler.

Merkez İdeolojiye Sahip Partiler: Merkez ideolojiye sahip partiler genellikle pragmatik ve dengeli politikaları desteklerler. Bu tür partiler, seçmenlere genellikle genel refahı artıracak ve toplumsal uyumu teşvik edecek hediyeler sunarlar. Örneğin, ulaşım indirimleri, kültürel etkinliklere ücretsiz girişler veya çocuk bakım hizmetleri gibi hediyeler sunabilirler.

Bu hediyeler, siyasi partilerin ideolojik yapılarına ve seçmen kitlesinin ihtiyaçlarına göre çeşitlilik gösterebilir. Ancak, bu hediyeler genellikle seçmenlerin dikkatini çekmek ve kendilerini desteklemeye ikna etmek için kullanılır.

Ancak son 10 senedir Türkiye’de siyasi arenada artık ideolojilerin katı çizgilerle belirlendiği eskiden olduğu gibi bir durum söz konusu değil. Partiler, seçmen tabanlarını genişletmek ve rakiplerinin seçmenlerini de kazanabilmek için çeşitli stratejiler izliyorlar. Bu stratejiler arasında ideolojik sınırların ötesine geçen ve dikkat çeken hediyeler vermek de yer alıyor. İşte bu noktada, siyasi partilerin seçmenleri etkilemek ve yanlı oy almak için rakip partilerin ideolojik tutumlarına göre onları hedef alıyor ve bu doğrultuda hareket ediyorlar.

Örneğin, bir sol parti cuma namazından sonra camide bulunan cemaate yönelik olarak tesbih, gül suyu, zikirmatik, Namaz takkesi gibi dini motiflere sahip hediyeler dağıtabiliyor. Böylece, camiye giden seçmen kitlesine daha yakın olduğunu ve onların taleplerine duyarlı olduğunu göstermeye çalışıyor. Aynı şekilde, sağ bir parti de sol seçmenlere yönelik olarak ruj, krem veya bikini gibi güya daha modern ve görsel hediyeler verebilir. Bu tür hediyeler, partinin toplumsal çeşitliliği kucakladığını ve sadece belirli bir ideolojiye değil, geniş bir kitleye hitap ettiğini sözde göstermeye çalışıyorlar.

Normal yaşantısında caminin yolunu bilmeyenler seçim döneminde camiden çıkmıyor. Tıpkı ramazan geldiğinde Türkiye’de ki sağ sol medya organlarının Kuran-ı Kerim dağıtması ya da iftar ve sahur programı icra etmesi gibi!..

Kendilerine göre bu vurucu ve anlamlı hediyeler, siyasi partilerin seçim kampanyalarında dikkat çekmek ve güya seçmenlerin duygusal bağ kurmasını sağlamak için kullanıyorlar. Böylelikle aynı zamanda, rakip partinin seçmenlerini kendi tarafına çekmek ve oy almak için etkili bir strateji olarak değerlendiriyorlar. Ancak, bu tür hediyelerin verilmesi, eleştiri ve tartışmalara da neden olabilir ve siyasi partilerin samimiyeti ve niyetleri konusunda sorgulanmalarına yol açarak bu davranış ve tutumları sebebi ile seçim dahi kaybedebilirler.

Kısaca Türkiye’de her seçim rekabet oldukça yoğun oluyor her parti her yolu deniyor ve her parti veya aday, daha fazla destek ve dikkat çekmek için çaba sarf ediyor. Yine her seçimde siyasi tarafların, sosyal medya, basın ve diğer iletişim kanallarını etkili bir şekilde kullanarak rekabeti kazanmak için stratejiler geliştirdiği görülür. Bu rekabet, seçim kampanyalarının dinamiklerini belirlerken, seçmenlerin de farklı görüşleri değerlendirerek karar vermelerine katkı sağlar.

Bünyamin ERDEMİR:

Partilerin takip ettiği en öne çıkan platformlar hangileri? Belirli platformlarda bir parti öne çıkıp diğerine üstünlük sağlıyor mu?

Muhammed BİNİCİ:

Partilerin en çok tercih ettiği sosyal medya platformları arasında Twitter, Instagram ve Facebook öne çıkmaktadır.  Gençlerin daha fazla bulunduğu sosyal medya platformları ise TikTok ve YouTube gibi video odaklı platformlar da önem kazanmaktadır. Ancak, hangi parti diğerine üstünlük sağlıyor sorusu, partiye özgü kampanya stratejileri ve sosyal medya yönetimine bağlı olarak değişir. Özetle, bir parti diğerine göre daha etkili olabilir ancak bu durum değişkenlik gösterebilir.

Türkiye’deki sosyal medyanın gerçekliği ve önemi kuşkusuz büyük. İnsanlar, güncel haberlere erişim, bilgi paylaşımı, toplumsal etkileşim ve politik katılım gibi birçok alanda sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıyorlar. Ancak, sosyal medyanın rolü sadece kişiler arasındaki iletişimi artırmakla kalmıyor, aynı zamanda toplumsal olaylara da etki ediyor.

Özellikle seçim dönemlerinde, siyasi partiler sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanarak kitlelere ulaşmaya çalışıyorlar. Ancak, bazen hatalı stratejiler izlenebiliyor. Örneğin, partiler kendi seçmenleri üzerinde yapılan ağ analizlerine güvenerek kampanya stratejileri belirleyebilirler. Ancak, bu durum, genel kapsamı göz ardı ederek hatalı sonuçlara yol açabilir.

Bunun yerine, sosyal medya analizlerinin daha geniş ve kapsamlı olması gerekiyor. Örneğin, yaş, bölgesel farklılıklar, ideolojik eğilimler, oy kullanma davranışları gibi çeşitli alternatiflerin genelini kapsayan analizler yapılmalıdır. Bu şekilde, siyasi partiler daha doğru ve kapsamlı stratejiler geliştirebilirler. Ayrıca, sosyal medya platformlarında gerçekleştirilen analizlerin bilimsel ve objektif verilere dayanması önemlidir, çünkü yanlış veya yetersiz verilere dayalı kararlar hatalı sonuçlara ve kampanya başarısızlıklarına yol açabilir.

Bünyamin ERDEMİR:

Sosyal medyadaki seçim kampanyalarının halk üzerindeki etkisi nedir ve ne ölçüde? Etkisi yaş grubundan diğerine ve bölgeden bölgeye farklılık gösteriyor mu?


Muhammed BİNİCİ:

Sosyal medyadaki seçim kampanyalarının halk üzerindeki etkisi gün geçtikçe artıyor. Özellikle genç ve dijital olarak aktif kesimler, sosyal medyayı politikaları hakkında bilgi edinme ve etkileşime girme aracı olarak sıkça kullanıyorlar. Bu nedenle, sosyal medya platformları seçim kampanyalarının önemli bir parçası haline geldi ve bu platformlarda yapılan paylaşımlar, videolar, canlı yayınlar ve tartışmalar geniş kitlelere ulaşıyor.

Ancak, bu etki yaş grupları ve coğrafi bölgelere göre farklılık gösterebilir. Örneğin, kentsel bölgelerde sosyal medya kullanımı daha yaygınken, kırsal bölgelerde bu etki daha sınırlı olabilir. Bununla birlikte, sosyal medyadaki etkileşim, genellikle halkın siyasi tercihlerini şekillendirme ve katılımını artırma eğilimindedir.

Geleneksel medya platformları olan televizyon kanalları ve yazılı basının etkisi ise giderek azalmaktadır. Kanal patronlarının kendi menfaatleri doğrultusunda hareket ederek kamuoyunu yönlendirme çabaları, artık daha az etkili hale gelmiştir. Bu durumda, kişiler kendilerine yakın gördükleri ideolojiye sahip kanalları tercih ederek haber alma eğilimindedirler. Ancak, bu durum Türkiye’deki ayrılıkları körüklüyor ve toplumda kutuplaşmaya yol açabiliyor.

Özellikle, dış mihraklar bu ayrılıkları kaşıyıp körükleyerek her daim Türkiye’nin iç işlerine müdahale etme eğilimi içerisindeler ve bu bağlamda her türlü fırsatı kullanıyorlar. Kutuplaşmanın artması, ülkede istikrarı ve birlik beraberliği tehdit ediyor ve dış güçlerin Türkiye’ye karşı lobi faaliyetlerini güçlendiriyor. Bu nedenle, Türkiye’nin iç siyasi dinamiklerindeki ayrışmaların dikkatle ele alınması ve toplumsal uzlaşma ve birlik için çaba gösterilmesi hayati önem taşımaktadır.

Bünyamin ERDEMİR:

Bu bağlamda başka bir şey eklemek ister misiniz?

Muhammed BİNİCİ:

Türkiye’de siyaset ve ekonomi arasında derin bir bağ bulunmaktadır. Vatandaşlar, siyasi kararların ekonomik durumlarını nasıl etkileyeceğini dikkatle takip ederler. Bu ilişkiyi en güzel şekilde ifade eden sözlerden biri, Demirel’in şu özlü sözüdür: ‘Boş tencerenin yıkamayacağı iktidar yoktur.’ Bu söz, siyasi iktidarın, vatandaşların temel ihtiyaçlarını karşılamadığı sürece varlığını sürdüremeyeceğini vurgular. Vatandaşlar, pazar çantalarını doldurup doldurmadıklarını kontrol ederken aslında iktidarın performansını da değerlendirirler. Dolu bir pazar çantası, ekonominin iyi durumunu ve iktidarın başarısını simgelerken, boş bir pazar çantası ise ekonomik sıkıntıları ve iktidarın yetersizliğini gösterir. Dolayısıyla, Demirel’in bu sözü, Türkiye’deki siyasi ve ekonomik ilişkiyi çok güzel bir şekilde özetler.

İktidar, emeklilerin dip maaşının üzerine 8 bin TL daha fazla verseydi, emeklinin maaşı asgari ücretin üzerinde olsaydı seçimi kazanıp kazanmamasıyla ilgili bir sıkıntı yaşamazdı. Bu durum, Türkiye’deki vatandaşların genellikle kendi ekonomik durumlarına odaklandığını ve devletin mali durumuyla ilgili daha az endişelendiğini gösteriyor.

Emeklilerin maaşlarının yüksekliği veya düşüklüğü, bazen uluslararası ilişkilere dair bakış açılarını bile etkileyebilir. Örneğin, daha yüksek maaş alan bir emekli, İsrail’le olan ticaret ilişkilerini sorgulamaya daha az eğilimli olabilirken, düşük maaş alan bir emekli bu konuyu daha yakından takip edebilir. Gelecek on yıl içinde, yaşlı nüfusun azalmasıyla birlikte toplumun büyük bir kısmının sosyal medya kullanıcısı olması bekleniyor. Bu durum, siyasi partilerin seçim kampanyalarını daha fazla dijital platforma kaydırmasına neden olabilir ve sosyal medya üzerinden kazanılan veya kaybedilen destekler, seçim sonuçlarını çok daha ciddi şekilde etkileyebilir.

Genelde insanoğlunun maddi durumu iyi olduğunda eleştirisinin azalması, genellikle manevi bağların zayıflamasından kaynaklanır. Bu durum, sosyal medya platformlarının yaygınlaşması ve herkesin elinde sürekli bulunan 3T, 1B (Telefon, Tablet, Televizyon, Bilgisayar) gibi teknolojik araçların etkisiyle daha da belirgin hale geldi. Bu platformlar, kişiye özgü yapay zekâ ile insanların zihinlerini sürekli olarak etkileyerek maneviyattan uzaklaşmalarına neden oluyor ve en samimi Müslümanı dahi yoldan çıkarabiliyor.

Parasal kaynakları azaldığında veya maddi gücü zayıf olduğunda insanlar genellikle hak ve hakikati hatırlarlar. Bu durum, sıkıntı ve zorluklarla boğuşan kişilerin, maddi kaygılardan uzaklaşarak daha derin düşünceye yönelmeleriyle ilişkilidir aslında!.. Ancak maddi gücü arttığında, insanlar genellikle bu manevi değerlerden uzaklaşır ve kendi çıkarlarına daha fazla odaklanırlar. Hatta bazen, bu durum, kişilerin maddi güce tapınmalarına ve manevi değerlerden uzaklaşmalarına kadar gidebilir. Böylece, manevi bağların zayıflamasıyla birlikte fertler, kendi çıkarlarına yönelik ben merkezli ideolojilere kapılırlar.

Ancak unutulmamalıdır ki, vatanın bölünmez bütünlüğü ve insanların özgürlükleri gibi evrensel değerler, maddi durumdan bağımsız olarak her zaman önemlidir. Bu değerler, insanların birlikte yaşamasını sağlayan temel prensiplerdir. Maddi güç, hiçbir zaman milli ve manevi bu temel değerlerin önüne geçmemeli ve insanların manevi bağlarını zayıflatmamalıdır.


Sonuç olarak, küresel elitlerin manipülasyonundan kurtulmak ve manevi değerlerimizi korumak için kendi sosyal platformlarımızı oluşturmak büyük önem taşımaktadır. Bu platformlar aracılığıyla, vatandaşlarımıza manevi değerleri ve milli duyguları aşılayabiliriz. Ancak bu amacı gerçekleştirmek için yoğun çaba harcamalıyız. Milli ve yerli sosyal medya platformlarının yanı sıra, kendi yapay zekâmızı ve milli Metaverse’ımızı oluşturmalıyız. Aksi takdirde, küresel elitlerin kontrolündeki 3T, 1B (Telefon, Tablet, Televizyon, Bilgisayar) araçlarla, gençlerimiz ve halkımız manipülasyona maruz kalmaya devam edeceklerdir. Bu nedenle, milli ve yerli değerlerimizi korumak için acilen harekete geçmeli ve kendi dijital alanlarımızı oluşturmalıyız.

Bünyamin ERDEMİR:

Katıldığınız için teşekkür ederim.

Muhammed BİNİCİ:

 Bende size ve tüm TVTURK.NET ekibine teşekkür ederim.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 2 Yorum
  1. Hatice sunci dedi ki:

    Partiler, videolar, infografikler, afişler ve ses kayıtları gibi görsel ve işitsel içerikler üreterek mesajlarını daha etkili bir şekilde iletmeye çalışırlar. Bu tür içerikler, seçmenlerin dikkatini çekmek ve duygusal bağ kurmak için kullanılır.Hatayı burda yapıyoruz göz boyamak yerine ,şahsi Partiyi iyi tanıyıp, ülke için kim daha iyi hizmet verir ,dürüst olur .ona oy verilmelidir .Muhammet bey sağol

  2. TrealdInero dedi ki:

    Спортивные детские комплексы на улицах города.Вне зависимости от того, установлены такие тренажеры в обычном городском дворе или же на территории какой-нибудь компании, они предназначены для массового использования. При этом детские уличные тренажеры несколько отличаются от взрослых, прежде всего, размерами и формой. Существуют также универсальные варианты. Здесь все зависит от того, в каких конкретно целях и для какой аудитории приобретаются тренажеры.
    http://sarb.in.ua/explore.html
    http://kashlinskaya.ru/sotrudnichedtvo.php
    http://pskovsila.ru/meta/rus_zhim/

    ТЕ 9 Брусья.Спортивные комплексы детские (Трансформер , Неваляшка, Лиана)