web analytics

İdam Mahkûmları Arasında En Mutlu Adam Oydu:Joe Arridy

İdam Mahkûmları Arasında En Mutlu Adam Oydu:Joe Arridy
Yayınlama: 29.06.2025
A+
A-

Zeka seviyesi 46 olan bu adam oyuncak trenlerle oynar, dondurma yer ve gardiyanlara gülümserdi.

72 yıl sonra, DNA kanıtları Amerika’nın en yürek burkan infazını ortaya çıkardı.İşte Joe Arridy’nin unutulan hikâyesi:

Joe Arridy, 1915 yılında Colorado’nun Pueblo kentinde dünyaya geldi.

Daha küçük yaşlarda, öğretmenleri onun temel kavramları anlayamadığını fark etti…

10 yaşındayken, 46 olan zeka seviyesi nedeniyle Colorado Zihinsel Engelliler Eğitim ve Bakım Merkezi’ne gönderildi.

Ancak bundan sonra yaşananlar, Amerika’nın adalet sistemindeki ölümcül bir açığı ortaya çıkaracaktı…

Joe’nun zihinsel durumunu anlamak için:

Renkleri ayırt edemiyor, haftanın günlerini bilmiyor ve doğruyla yanlışı birbirinden ayıramıyordu.

Zihinsel kapasitesi 6 yaşındaki bir çocuğun seviyesindeydi.

Kimse bilmiyordu ama bu masum adamın hayatı tamamen değişmek üzereydi…

15 Ağustos 1936’da, Colorado’nun Pueblo kentinde 15 yaşındaki Dorothy Drain vahşice öldürüldü.

Polis, kurbanın babası için çalışan Frank Aguilar’ı kısa sürede tutukladı. Cinayet silahı onun evinde bulundu.

Ancak ardından beklenmedik bir şey oldu…

Sahneye Şerif George Carroll çıktı.

İkinci bir şüpheli bulma takıntısıyla, Wyoming’de demiryolunda çalışan Joe’yu buldu.

Saatler süren sorgunun ardından, kolay yönlendirilebildiği bilinen Joe, şerifin duymak istediği her şeyi itiraf etti.

Ancak herkesin gözden kaçırdığı bir detay vardı: “itiraf” baştan sona tutarsızlıklarla doluydu.

Geriye dönüp bakıldığında uyarı işaretleri her yerdeydi:

Joe ne olay yerini ne kurbanı tarif edebiliyordu, ne de harita üzerinde Pueblo’nun yerini gösterebiliyordu.

Üç devlet psikiyatristi, onun zihinsel kapasitesinin bir bebek seviyesinde olduğunu ifade etti.

Yine de, akıl almaz olan gerçekleşmek üzereydi…

Gerçek katil gözaltındayken,

Joe’nun bariz zihinsel engellerine rağmen,

Ve cinayet sırasında Pueblo’da olmadığına dair kanıtlara rağmen…

Ona idam cezası verdiler.

İdam hücresindeki yaşam, Joe’nun masumiyetini en yıkıcı şekilde ortaya koydu.

Günlerini, gardiyanın verdiği oyuncak trenle oynayarak, dondurmasını gardiyanlarla paylaşarak ve ziyaretçilere gülümseyerek geçirdi.

Gerçek şu ki; “idam hücresi”nin ne anlama geldiğini anlamıyordu.

İdam edileceği söylendiğinde Joe sadece “Hayır, hayır, Joe ölmez” diye yanıt verdi.

Son yemek isteği? Dondurma.

Perde arkasında, cezaevi personeli bile kendi vicdani mücadelesini veriyordu…

Gardiyan Roy Best, bunu hayatında gerçekleştirmek zorunda kaldığı en zor infaz olarak nitelendirdi.

“İnanın,” dedi Best, sesi pişmanlıkla dolu, “eğer o benim kendi kardeşim olsaydı, bundan daha kötü hissedemezdim.”

Ama trajedi henüz sona ermemişti…

Gerçek katil Frank Aguilar, 1937’de Dorothy cinayeti nedeniyle idam edildi.

Buna rağmen, adalet sistemi 1939’da Joe’nun infazını sürdürdü.

72 yıl boyunca bu karanlık sır, Colorado’nun vicdanını rahatsız etti…

Sonra 2011’de, görevden ayrılmakta olan Vali Bill Ritter, her şeyi değiştirecek bir kanıt buldu: Joe’nun cinayet sırasında Pueblo’da olmadığına dair delil.

7 Ocak 2011’de adalet nihayet yerini buldu — ama bedeli neydi?

Bugün, Joe’nun mezar taşı şöyle yazıyor: “Burada masum bir adam yatıyor.”

Onun hikâyesi, Amerika’nın adalet sisteminin zihinsel engellere yaklaşımını değiştirdi.

2002’de Yüksek Mahkeme, zihinsel engelli kişilerin idamının “acımasız ve alışılmadık ceza” olduğuna dair tarihi bir karar verdi.

Joe’nun hikâyesi, bunun gerçekleşmesine katkı sağladı.

Ama onun için adalet, 72 yıl çok geç geldi.

Bir Yorum Yazın
Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.