Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, konuyla ilgili yaptığı açıklamada “Hiçbir özgürlük, bir inancın kutsallarını çirkin şekilde mizah konusu yapma hakkı tanımaz” ifadeleriyle tepkisini dile getirdi. Tunç, TCK’nın 216. maddesi uyarınca “dini değerleri alenen aşağılama” suçundan soruşturma başlatıldığını bildirdi.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamalarda, “Bu alçak çizimi yapan D.P. adlı şahıs yakalanarak gözaltına alınmıştır. Yazı işleri müdürü Z.A., grafiker C.O. ve müessese müdürü A.Y. de gözaltındadır. Bu hayasızlar hukuk önünde hesap verecek” dedi.
Çevre, Eğitim, Kültür, Sağlık ve Ticaret Bakanlıkları dahil olmak üzere birçok devlet kurumu ve bakan, olaya sert tepki gösterdi. Bakanlar, sosyal medya paylaşımlarında “Bu bir mizah değil, provokasyondur. Bu tür alçaklıkların arkasındaki hastalıklı zihniyetle mücadele kararlılıkla sürecektir” vurgusunu yaptı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, “Bu ahlaksız neşriyatın arkasındaki güruh, milletimizin değerlerine sistematik bir saldırı içindedir. Tüm sorumlular adalete teslim edilecektir” dedi. Altun, vatandaşlara sağduyu çağrısında bulundu ve “Tahriklere gelmeyin” uyarısı yaptı.
İstanbul Valisi Davut Gül, “Milletimizin inançlarına uzanan hiçbir alçaklığa sessiz kalmayacağız” diyerek, vatandaşlardan sükunet ve hukuk çerçevesinde hareket etmelerini istedi. Gül ayrıca, dergi binası çevresinde yapılan gösterilere dair uyarıda bulunarak, “Hiç kimsenin suç işleme hakkı yoktur” dedi.
TÜGVA, KADEM, TÜRGEV gibi birçok sivil toplum kuruluşu ile İstanbul’un birçok ilçe belediye başkanı da derginin yayınını şiddetle kınadı. Açıklamalarda, “Bu bir ifade özgürlüğü değil, kutsala saldırıdır. Bu milletin Peygamber sevgisiyle dalga geçenler karşısında halkın vicdanına çarparak yok olacaklardır” ifadeleri yer aldı.
Leman Dergisi’nin Beyoğlu’ndaki binası önünde toplanan kalabalık gruplar, sloganlarla tepkilerini dile getirdi. Yatsı ezanı sonrası kılınan namazın ardından grup, dergi binasına yürümek isteyince polis, bariyerler ve biber gazıyla müdahalede bulundu. Dergi binası tamamen emniyet güçlerinin kontrolü altında.
Bu olay, ifade özgürlüğü ve kutsal değerlere saygı tartışmasını Türkiye gündeminin merkezine taşımış durumda. Geniş kesimlerden gelen tepki ve devletin hızlı refleksi, toplumsal huzura kast eden provokatif girişimlerin karşılıksız kalmayacağını bir kez daha ortaya koydu. Toplumun geniş kesimlerinin sağduyu ve vakar içinde tepkisini ortaya koyması ise bu mücadelenin en güçlü tarafı olarak öne çıkıyor.