Cumhurbaşkanı “Felaket” Demişti: Türkiye İçin Alarm Zilleri Çalıyor!

Türkiye’nin geleceğiyle ilgili kritik bir uyarı daha geldi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye’nin doğurganlık hızının alarm verici seviyelere düştüğünü açıkladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yıllardır “varoluşsal tehdit” olarak nitelediği düşük nüfus artış hızı, devletin en üst kademelerinde yeniden gündemde.

“Doğurganlık Hızımız 1.51’e Geriledi, Alarm Seviyesindeyiz”

CNN Türk’te Hakan Çelik’in canlı yayın konuğu olan Bakan Göktaş, doğurganlık oranlarında yaşanan düşüşün artık kritik sınırın altına indiğini söyledi. Göktaş, “Bugün alarm seviyesindeyiz. Doğurganlık hızımız 1.51. Nüfusun kendini yenileyebilmesi için bu oranın en az 2.1 olması gerekiyor. Türkiye artık kendini yenileyemiyor, yaşlanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Üretimden Sağlığa, Askere Gönderecek Genç Bile Bulamayabiliriz”

Bakan Göktaş, düşen doğurganlık oranlarının yalnızca demografik bir sorun olmadığını, ekonomik ve sosyal sonuçları olan çok boyutlu bir kriz olduğunu vurguladı. “Üretimden istihdama, sağlıktan askerliğe kadar birçok alanda etkilerini hissedeceğiz. Yakında askere gönderecek genç bile bulamayabiliriz.” dedi.

2050 Uyarısı: Zirveye Ulaşıp Gerileyecek

2050 yılına dikkat çeken Göktaş, Türkiye nüfusunun bu tarihe kadar zirveye ulaşıp sonrasında gerilemeye başlayacağını söyledi. “65 yaş üstü nüfusumuz yüzde 10’u aştı. Çocuk sayısı azalırken, bakıma muhtaç yaşlı oranı artıyor. Bu durum, sosyal hizmetler ve iş gücü piyasasında ciddi bozulmalara yol açabilir” diyerek uyarılarını sıraladı.

Erdoğan: “Bu, Bir Varoluşsal Tehdit”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konuyla ilgili daha önce yaptığı açıklamaları hatırlatan Bakan Göktaş, “Cumhurbaşkanımız bu durumu 2007’den beri ‘bir felaket’ ve ‘varoluşsal tehdit’ olarak nitelendiriyordu. Bugün geldiğimiz noktada ne kadar haklı olduğu açıkça ortaya çıktı” dedi.

Uzmanlar Ne Diyor?

Demografi uzmanları da Türkiye’nin bu yönde ilerlemeye devam etmesi hâlinde Avrupa ülkeleri gibi hızla yaşlanan bir toplum olacağını ve ekonomik dinamiklerin ciddi biçimde sarsılacağını ifade ediyor. Uzmanlara göre eğitim politikaları, kadınların istihdamda desteklenmesi, kreş ve bakım hizmetlerinin artırılması gibi alanlarda radikal adımlar atılması gerekiyor.