Narin Güran Cinayetinde Yeni Şok: Hindistan’dan Gelen Rapor, İddiaları Altüst Etti

Diyarbakır Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos 2024 tarihinde kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ölümüne ilişkin yürütülen dava sürecinde yeni bir gelişme yaşandı. Hindistan merkezli Brilliant Forensic Investigation (BFI) firması tarafından hazırlanan detaylı adli bilişim raporu, daha önce hazırlanan Ulusal Kriminal Büro (UKB) ve Alman uzman Dirk Labudde’nin raporlarını tartışmaya açtı.

Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ’ın talebi üzerine yapılan çalışmada, bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları kapsamlı bir şekilde incelendi. BFI uzmanları, Almanya’dan gelen uzman raporları ve UKB raporlarındaki hesaplama ve görüntü analizlerinde ciddi hatalar tespit etti. Yapılan teknik analizlerde, okul kamerasının gerçek zamandan 4 dakika, Dara-2 Askeri Üssü kamerasının ise 6 dakika 45 saniye ileri çekim yaptığı belirlendi.

Bu zaman sapmaları, Narin Güran’ın hareketlerinin ve olay saatlerinin daha önceki raporlardan farklı şekilde yorumlanmasına neden oldu. Rapor, 122 sayfalık detaylı teknik incelemeyi içerirken, kameraların gerçek zaman uyumsuzluğu nedeniyle geçmişte yapılan tespitlerin güvenilirliğinin zayıf olduğu vurgulandı.

Narin’in Kaçırıldığı ve Olay Yerindeki Şüpheli Hareketler

Raporda özellikle 21 Ağustos 2024 günü saat 15.15 civarında çekilen görüntülerde, Narin Güran’ın koyu renkli tişört ve şort ile omuzunda çapraz çanta taşıdığı açıkça tespit edildi. Kamera kayıtlarında Narin’in Dara-2 Askeri Üssü yakınlarındaki patikada yürürken, yakınında büyük ve küçük gölgelerin karşılaştığı görüldü.

Bu gölgelerden büyük olanının, olayla ilgili sanıklardan biri olan Nevzat Bahtiyar’a ait olma ihtimali yüksek olarak değerlendirildi. Saat 15.19.49’da bu iki gölgenin birbirine çok yakınlaştığı, beş saniye sonra küçük gölgenin aniden kaybolduğu tespit edildi. Uzmanlar bu durumun, Narin’in burada kaçırılmış olabileceğine işaret ettiğini ifade etti.

Arif Güran’ın Evinin Çevresinde Hareketlilik Yok

Raporda ayrıca Narin’in, iddia edilenin aksine, 15.16 ile 15.40 saatleri arasında evine dönüş yolunda herhangi bir insan veya araç hareketine rastlanmadığı belirtildi. Aynı saat aralığında Narin’in babası Arif Güran’ın evinin çevresinde de herhangi bir hareket kaydedilmediği bildirildi.

Sanık Nevzat Bahtiyar’ın, Narin’in cansız bedenini Arif Güran’ın evinden alıp ahırına taşıdığı yönündeki ifadesi de kamera kayıtlarıyla örtüşmedi. İyileştirilmiş görüntülerde Bahtiyar’ın söz konusu güzergâhta hareket etmediği görüldü.

Olay Saatlerinde Köyden Ayrılan Tek Araç Tespit Edildi

BFI raporunda ayrıca saat 15.41.27’de köyün yaklaşık 300 metre dışında koyu renkli ve muhtemelen kırmızı bir aracın köyden ayrıldığı belirlendi. Bu araç, olay saatlerinde köyden çıkan tek araç olarak kayıtlara geçti. Aynı aracın Dara-2 Askeri Üssü güvenlik kamerasına da yansıdığı kaydedildi.

Önceki Raporlar Güvenilirlik Tartışması Yaratıyor

BFI raporu, daha önceki UKB ve Alman uzman raporlarında önemli hesaplama ve analiz hataları olduğunu belirtti. Bu durum, mahkeme sürecinde mevcut delillerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğine dair güçlü bir argüman oluşturuyor.

Mahkeme Sürecine Yansıması

Salim Güran’ın avukatı Onur Akdağ, raporu temyiz dilekçesine ekleyerek Yargıtay’a sundu. Dilekçede müvekkilinin tahliye edilmesi ve dosyanın duruşmalı olarak yeniden incelenmesi talep edildi. Ayrıca, Nevzat Bahtiyar’ın yetersiz cezalandırıldığı, ‘çocuğun kasten öldürülmesi’, ‘cinsel istismar’ ve ‘hürriyeti tahdit’ suçlarından ayrı ayrı cezalandırılması gerektiği savunuldu.

Hukuki Tartışmalar ve Kararın Geleceği

Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, 4 kişi hakkında ağırlaştırılmış müebbet ve 4 yıl 6 ay hapis cezası verilmiş, ancak Bölge Adliye Mahkemesi’nde karara şerh düşülmüştü. Mahkeme Başkanı, delillerin eksik ve yetersiz incelendiğini vurgulayarak, özellikle Nevzat Bahtiyar’ın hareketlerinin detaylı analizle netleştirilmesi gerektiğini belirtmişti.Hindistan merkezli adli bilişim firmasının hazırladığı bu rapor, Diyarbakır’daki Narin Güran cinayet davasında yeni tartışmaları ve hukuki süreci derinden etkilemesi bekleniyor. Görüntülerin ve delillerin yeniden değerlendirilmesi, kararların değişip değişmeyeceği konusunda soru işaretleri yaratıyor. Kamuoyu ve hukuk çevreleri gelişmeleri yakından takip ediyor.