İngiltere’den Ortadoğu’ya Jet Seferberliği!Yeni Başbakan Starmer’dan Sert Adım

İran-İsrail geriliminin zirve yaptığı bir dönemde İngiltere, savaş uçakları ve tanker uçaklardan oluşan bir hava filosunu Ortadoğu’ya gönderme kararı aldı. Başbakan Keir Starmer’ın G7 Zirvesi öncesinde yaptığı açıklama, yeni hükümetin bölgesel krizlere karşı reflekslerini ortaya koyarken, Ortadoğu’da tansiyonun daha da yükseleceği mesajını verdi.

İngiltere, İran ile İsrail arasındaki gerilimli hava saldırıları zincirine karşı adeta savaş hazırlığı pozisyonuna geçti. Ülkenin yeni başbakanı Keir Starmer, göreve başlamasının üzerinden henüz birkaç gün geçmişken, küresel gündemi sarsacak ilk adımını attı: İngiliz Kraliyet Hava Kuvvetleri (RAF), savaş uçakları ve yakıt ikmal tankerleriyle Ortadoğu’ya doğru yola çıkıyor.

Bu kritik sevkiyat, sadece bölgesel bir müdahale ihtimali olarak değil, aynı zamanda İngiltere’nin yeni liderliği altında dış politikada nasıl bir yön izleyeceğinin de sinyallerini veriyor. Starmer, 13 Haziran’da G7 Zirvesi’ne hareket etmeden önce yaptığı açıklamada, “Bölgedeki güvenlik riskleri göz ardı edilemez hale geldi. İngiliz vatandaşlarını ve müttefiklerimizi korumak için gerekli tüm adımları atacağız” dedi.

“JETLER HAZIR, TALİMAT VERİLDİ”
İngiliz Savunma Bakanlığı kaynaklarına göre, gönderilen hava unsurları arasında Typhoon savaş uçakları ile Voyager tanker uçakları yer alıyor. Bu uçakların mevcut Irak ve Suriye görev gücüne takviye amacıyla konuşlandırıldığı bildirildi. Operasyonun, hem keşif hem caydırıcılık hem de gerektiğinde saldırı amaçlı hazırlandığı vurgulandı.

Bu adım, İngiltere’nin sadece diplomatik değil, askeri anlamda da bölgedeki gelişmelere müdahil olmaya hazır olduğunu gösteriyor. Analistler, bu sevkiyatın İran’a açık bir mesaj taşıdığını ve Tel Aviv ile Londra arasında artan güvenlik koordinasyonunun bir sonucu olduğunu belirtiyor.

İRAN’DAN GELEN TEHDİT KAPIYI ARALADI
İngiltere’nin hamlesi, İran’ın son günlerde İngiltere’yi dolaylı olarak tehdit eden açıklamaları sonrası geldi. Devrim Muhafızları’na yakın kaynaklar, “Ortadoğu’daki her yabancı varlık hedefimiz olabilir” diyerek Batılı güçlere gözdağı vermişti. Bu ifadeler, özellikle İsrail’e verilen Batılı destek nedeniyle İngiltere ve ABD gibi ülkeleri doğrudan hedef tahtasına oturtmuştu.

Starmer, bu tehditleri “gerçek ve ciddi” olarak tanımlarken, “Yeni hükümetimiz, sadece iç meselelerde değil, küresel güvenlik konularında da kararlı adımlar atma iradesine sahiptir” diyerek İngiltere’nin caydırıcı gücünü ön plana çıkardı.

BÖLGEDE YENİ DENGELER Mİ OLUŞUYOR?
İngiltere’nin Ortadoğu hamlesi, zaten çatışmalarla sarsılan bölgede yeni dengeler oluşabileceğine işaret ediyor. Halihazırda İsrail’in Gazze ve Suriye’deki operasyonları devam ederken, İran’ın hem Lübnan’daki Hizbullah üzerinden hem de doğrudan hava kuvvetleriyle İsrail’e karşılık verme ihtimali bölgede bir “çok cepheli savaş” senaryosunu doğurmuş durumda.

Londra merkezli Stratejik Güvenlik Enstitüsü’nden Dr. Helen Morris, “Bu sevkiyat, sadece bir sinyal değil. İngiltere, bölgedeki krizlerde masanın sadece etrafında değil, üstünde olduğunu göstermek istiyor. Özellikle ABD’nin çekilme eğiliminde olduğu bir denklemde, İngiltere bölgesel boşluğu doldurma peşinde” yorumunu yaptı.

SONUÇ: İNGİLTERE SAHADA, DÜNYA NEFESİNİ TUTTU
İngiltere’nin savaş uçaklarını Ortadoğu’ya göndermesi, bölgede dengeleri doğrudan etkileyebilecek bir adım olarak yorumlanıyor. Bu gelişme, sadece İngiltere’nin yeni dış politika duruşunu değil, aynı zamanda Batı ittifaklarının Ortadoğu’daki kırılgan barışı nasıl algıladığını da gözler önüne seriyor. Şimdi gözler, Tahran ve Tel Aviv’den gelecek tepkilerde.

Ortadoğu’da gökyüzü bir kez daha savaş uçaklarının gölgesine bürünürken, diplomatik çabaların bu gölgeleri dağıtıp dağıtamayacağı ise belirsizliğini koruyor.