Dezenformasyon Yasası Av. Nupel Dicle OYUR Cevaplıyor

Avukat Nupel Dicle OYUR, Basın dünyasını yakından ilgilendiren ”DEZENFORMASYON YASASI” hakkında ‘Oyur’ tüm yazarların merak ettiği sorulara cevap verdi.

Son yıllarda Sosyal Medya başta olmak kaydıyla, Hükümet ve Muhalefet’e karşı yalan ve iftira haberlerinin artması ve toplumsal kitleleri azmettirme gibi bir çok yalan haber yapılması neticesinde bazı ön görüler ve haklı sebeplerle bazı yasa düzenlemelere gidildi. Toplumda baş’ta kişisel veya kesimler olmak kaydı ile bilindiği gibi haber yapma özgürlüğü veren bu platformlara bu yasa ile dur denildi. Bunu önlemek iftira ve itibar zedelenmelerin önüne geçmek adına TCK’da yeni bazı maddeler eklendi. Çıkan bu haberler aslında kısa bir araştırmayla yalanlanarak doğruları ile birlikte açıklansa da bu süreç mağdurı yıpratıyor ve hayatın olağan akışının onlar için sıkıntılı geçmesine neden oluyordu. Bunun yanında sorumluluklar genişletilerek her yapılan haberin sorumluluğu ve bağlayıcılığı basın kurumlarına verildi. Peki şimdi gazetecilerin ne yapması gerekiyor. İşte’o kanunları Avukat Nupel Dicle OYUR‘a sorduk: 1. Bölüm olarak yayınlacak açıklayıcı video…

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’na “Halka Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma” başlığı ile 217/A maddesi eklenmektedir. İlgili hüküm şu şekildedir: “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verilen ceza yarı oranında artırılır.

Yeni düzenlemede suçun oluşması için şu beş şart aranacak:

Yayılan haber gerçek olmamalıdır.
Ülkenin güvenliği ve kamu sağlığı ile ilgili olmalıdır.
Halk arasında panik, korku ve endişe oluşturma kastı taşımalıdır.
Kamu barışını bozmaya elverişli olmalıdır.
Aleni (yani ilgisi olmayan kişilere ulaşabilir) olmalıdır.
Medyada ‘Dezenformasyonla Mücadele Yasası’, ‘Sosyal Medya Yasası’ ve ne yazık ki ‘Sansür Yasası’ olarak isimlendirilen Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile;

ülkemizde haber üreten ve yayın yapan internet medyası
sosyal ağ şirketleri
halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayan kuruluşlar ve kişiler
faaliyetlerinden sorumlu tutulmakta ve kamusal bir alan olan internetin denetlenebilmesi, sorumluluk sahibi ve etik bir tutumun yaygınlaştırılması ve internet kullanıcılarının her türlü su istimalden, ihlalden ve saldırıdan korunması hedeflenmektedir.