İran’da sert politikaları ile tanınan Cumhurbaşkanı Reisi’nin ani ölümü, ülkenin siyasi gündemini derinden etkiledi. Reisi’nin yokluğunda, İran Uzmanlar Meclisi ilk kez toplandı ve anma töreninin ardından oturum açıldı. Toplantı salonunda, hayatını kaybeden Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın portreleri yer aldı. Reisi’nin sandalyesi ise boş bırakıldı, bu da salondaki atmosferi daha da duygusal hale getirdi.
Uzmanlar Meclisi’nin Rolü ve Yeni Cumhurbaşkanı Seçimi
Uzmanlar Meclisi, İran liderini belirleme, azletme ve denetleme sorumluluğuna sahip önemli bir kurum. Seçimden sonra yapılan bu ilk oturumda, üyeler yeniden belirlendi ve gelecekteki liderlik sürecine dair önemli kararlar alındı. Reisi’nin ölümünden sonra İran’ın en önemli gündem maddesi, bundan sonraki süreçte ne olacağı. Ülke, 28 Haziran Cuma günü yeni cumhurbaşkanını seçmek için sandık başına gidecek. Reisi’nin ölümü sonrası, görevi geçici olarak yardımcısı Muhammed Muhbir devraldı. Yeni cumhurbaşkanının kim olacağı ise hala belirsizliğini koruyor.
Liderlik Mücadelesi ve İç Siyasi Çekişmeler
Reisi’nin saflarında belirgin bir halef bulunmuyor. Bu durum, İran’da yeni bir lider arayışını daha da karmaşık hale getiriyor. Berlin merkezli düşünce kuruluşu SWP’de misafir araştırmacı olan Hamidreza Azizi, “Bu muhafazakar grup içinde daha sertlik yanlısı olanlar ve daha pragmatik olarak değerlendirilenler olmak üzere farklı kamplar var” diyor. Azizi, bu durumun yeni parlamentoda ve yerel düzeyde mevcut pozisyon kapma yarışını daha da kızıştıracağını düşünüyor. Muhafazakarlar arasında yaşanacak bu çekişme, İran’ın iç politikasında önemli dalgalanmalara neden olabilir.
Reisi’nin Koltuğunu Devralacak Liderin Zorlukları
Reisi’nin koltuğuna kim oturursa otursun, karşısında göz korkutan bir gündem ve sınırlı yetkiler bulacak. Ekonomik kriz, uluslararası yaptırımlar ve sosyal huzursuzluklar, yeni liderin çözmesi gereken başlıca sorunlar arasında yer alıyor. Ayrıca, Hamaney’in otoritesi altında kalacak olan yeni lider, kendi politikalarını uygulama konusunda da zorluklar yaşayabilir. Reisi’nin yerine geçecek kişinin, halkın beklentilerini karşılamak ve siyasi istikrarı sağlamak için yoğun bir çaba göstermesi gerekecek.
Reformcular ve Muhafazakarlar Arasındaki Politik Çatışma
Yeni liderin kim olacağı ve politikaların yönü konusunda reformcu ve muhafazakar gruplar arasında yoğun tartışmalar yaşanması bekleniyor. Reform yanlıları, daha fazla özgürlük ve Batı ile daha iyi ilişkiler isterken, muhafazakarlar mevcut düzeni koruma eğiliminde olacak. Bu çekişmeler, İran’ın iç politikasında önemli değişikliklere yol açabilir. Reformcular ve muhafazakarlar arasındaki bu mücadele, İran’ın gelecekteki yönünü belirlemede kritik bir rol oynayacak.
Dış Politika ve Uluslararası İlişkiler
İran’ın dış politikası da yeni liderin kim olacağına bağlı olarak değişebilir. ABD ve Batı ile ilişkilerde yeni yaklaşımlar gündeme gelebilir. Ayrıca, İran’ın Ortadoğu’daki rolü ve bölgesel politikaları da yeniden şekillenebilir. Yeni liderin bu konulardaki tutumu, uluslararası toplum tarafından yakından izlenecek. İran’ın nükleer anlaşma konusundaki tutumu ve uluslararası yaptırımlarla ilgili politikalarında da değişiklikler yaşanabilir. Yeni liderin bu konularda nasıl bir yaklaşım sergileyeceği, İran’ın uluslararası ilişkilerindeki dengeleri etkileyebilir.
Sonuç olarak, İbrahim Reisi’nin ölümü, İran’da hem iç politikada hem de dış politikada köklü değişikliklere yol açabilir. Yeni liderin belirlenmesi süreci ve sonrasındaki gelişmeler, İran’ın geleceğini şekillendirecek. İran halkı ve uluslararası toplum, bu süreci dikkatle takip ediyor.